{ "title": "Alerjik Zatürre", "image": "https://www.zaturre.gen.tr/images/alerjik-zaturre.jpg", "date": "19.01.2024 23:03:22", "author": "Onur Canatar", "article": [ { "article": "
Alerjik zatürre, havada olan çeşitli organik tozların solunması ile oluşan bir çeşit akciğer iltihabıdır. Sigara içmeyen insanlarda daha sık rastlandığı görülmüştür. Hastalığa sebep olan alerjenlerin geneli, sıcak ve nemli ortamlarda çoğalan actinomyces sınıfı mantarlarla kuşların tüy, serum ve salgılarındaki birçok çeşit proteinlerdir. Mantarlar daha fazla depolanmış saman, ot hububut, şeker kamışı gibi şeylerin arasında ürediği görülmüş olup ve bunlara en çok çiftçiler maruz kaldığı üzere hastalığa çiftçi akciğeri ismi de verilmiştir. Fakat, son yıllarda bu çeşit mantarların başta büyük binaların merkezinde ısıtma ve nemlendirme sistemleri, evler, banyo ve sauna olmak üzere birçok yerde üreyebilirler ve bu nedenle de hastalığın her kesiminden insanda görülebeceği de ortaya çıkmıştır.

Alerjik zatürre iki farklı tabloda karşımıza çıkar

Akut alerjik zatürre: Kısa sürede yüksek miktarlarda alerjene maruz kaldıktan 4-6 saat sonra ani bir şekilde ateş, titreme ve nefes darlığıyla başlar. Çoğu hastada baş ve kas ağrıları, iştahsızlık, halsizlik gibi grip benzeri belirtiler de görülür. Hastanın alerjenlerle teması geçmiş ise eğer, bu bulgular 18-24 saat içerisinde azalmaya başlar ve bir hafta içerisinde de tamamen yok olur. Alerjenle temsı devam eden hastalarda ise belirtiler azalmadığı gibi git gide ağırlaşmaya başlar. Öksürük, nefes darlığı, balgam yanında kilo kaybı da görülür.

Kronik alerjik zatürre: Alerjenlere düşük dozda fakat uzun zaman maruz kalan hastalarda ortaya çıkan hastalık tablosudur. Evlerinde muhabbet kuşu bulunanlarda daha çok görülür. Bu hastalık çok sinsi bir seyir gösterir. İlk belirtisi eforda meydana gelen ilerleyici nefes darlığıdır. Çoğu hastada aşırı bir kilo kaybı da görülür. Buna karşılık ateş, kas ağrıları, titreme gibi belirtiler görülmez. Bazı kişilerin parmaklarında çokamkalşama tespit edilebilir. Hastalığın bu şekli, maalesef çok kez ancak en ileri devrede, akciğer dokusunda artık düzelmesi mümkün olmayan hasarlar oluştuğunda tanınır ve o zamanda yapılabilecek pek fazla şey kalmamaktadır.

Tanı Yöntemleri Nelerdir?

Akciğer röntgeni: bu hastalığın akut başlayan biçimde birkaç hafta içerisinde düzelen gölgeler tespit edilirken, kronik şekilde akciğerlerin büzüşmüş ve küçülmüş olduğu tespit edilir. Belirtilerin akciğerlerin üst bölgesinde daha da fazla olması, hastalığın normal bir özelliğidir.

Solunum fonksiyon testleri: Hastanın çoğu şikâyetlerine uygun bir şekilde solunum fonksiyon testlerinde bazı bozukluklar görülür. Bunlar ani başlamış olan AZ'den geçici iken kronik AZ hastalarında görülen anormallikler kalıcıdır. Solunum fonksiyonu testlerinin tanıdan ziyade, kişinin akciğerlerindeki harabiyet ağırlığının belirlenmesi, hastalığın genel gidişininin izlenmesi ve tedaviye cevabın değerlendirilmesi iyi olacaktır.

Kanda antikor tayini: Kanda görülen alerjenlere karşı oluşan antikorların ölçülmesi çok önemli tanı yöntemidir. Fakat, alerjenlere maruz kalan bazı hastalarda, hastalık belirtisi olmadığı halde, kanın içerisinde antikorların yüksek bulunabileceği unutulmamalıdır. Şüphelenilen alerjenin, solunum yolu ile verilmesini takiben hem tipik hastalık belirtilerinin hem de solunum fonksiyon testlerin de birtakım bozukluklar meydana gelmesi ile kesin tanı konabilir. Son zamanlarda bronş lavajı ve akciğer biyopsisi gibi uygulamalarda tanıda kullanılmıştır.

Tedavi: Aslında önemli olan, hastalığa neden olan alerjenlerden kaçınmaktır. Bunun içinde, katlı binalardaki havalandırma sistemleri mantar üremesi bakımından kontrol edilmeli ve gerekiyor ise suyu değiştirilmelidir. Binaların iyi bir şekilde havalandırılması çok önemlidir. Evlerde üreyen mantarları özel ilaçlar ile ortadan kaldırmak mümkündür. Etkenin belirlenemediği durumlarda ya da ortadan kaldırılması mümkün olmadığı durumlarda, hastanın o ortamdan uzaklaşması gereklidir. Uygun bir yüz maskesi kısmen faydalı olabilir. Bazı hastalarda ise özel bir immunoterapi türü ile başarı elde edilebilir.

İlaç tedavisi: Küçük krizler, hastanın o ortamdan uzaklaşması ile düzelir. Fakat, ağır durumlarda kortizon tedavisi uygulanması zorunlu olabilir. Kortizon dozu, kişinin durumu düzelmeye başladıktan sonra biraz biraz azaltılarak birkaç haftada kesilir. Kişilerin tedaviye cevapları, solunum fonksiyon ve akciğer röntgeni testleriyle de değerlendirilmelidir. Nefes darlığı görülen kişilerde nefes açıcı ilaç ve oksijenden de faydalanılmalıdır.
" } ] }